Bir şirket, giderleri gelirlerinden uzun süre fazla olduğunda, yeterince birikimi yoksa iflas eder. Şirketin gelirlerini oluşturan da müşteridir. Hiçbir şirket, müşteriye rağmen ayakta kalamaz. Müşteriyle birlikte ayakta kalabilir. Hal böyle olunca müşterisi güçlü ve sadık firmalar hızla büyüyor. Markalar için, müşteri sadakati her geçen gün önem kazanıyor.
Müşteri sadakati giderek önem kazanıyor. Tam da bu noktada aklıma bir soru takılıyor. Müşteri, ne kadar sadık? Müşterinin sadakati belirleyen ve etkileyenler etmenler, bu soruya verilecek cevabı daha da netleştiriyor. Bu yüzden şimdi müşteri sadakati etkileyen etmenler üzerinde duralım istiyorum:
1) Alternatif çok. Bir markete gittiğinizde yüzlerce marka, binlerce çeşit ürün görüyorsunuz. Hepsi de ulaşılabilir, bir adım önünüzde. Sizin onu tercih etmeniz, sepete atmanız için hazır bekliyorlar. Bu kadar alternatifin olması, doğal olarak müşterinin kafasını karıştırıyor. Eğer bir marka ile yeterince bağ kurmamışsa, bir dahaki seçimini farklı yapabiliyor. Eskiden böyle değildi. Bir mahalle bakkalı vardı. Herkes oradan alırdı. Alternatifler sınırlı, çoğu da bakkalın tercih ettikleriydi. Siz yağ isterdiniz, bakkal uygun olandan size verirdi. Ama artık durum çok farklı. Her üründen çok fazla alternatif var.
Müşteri her seçiminde, markasıyla ilişkilerini tekrar gözden geçiriyor.
2) Müşteri daha bilgili. Müşteri sadakati konusunda değişen önemli bir detay: Müşterilerin eskiye göre çok daha bilgili olması. Özellikle internetin kullanım oranının artması, tüketicinin elini çok güçlendirdi. Bir ürün almadan önce o ürünle ilgili araştırma yapıyor. Diğer ürünlerle fiyatını karşılaştırıyor. Daha önce o ürünü kullanmış olanların yorumlarını okuyor. Bu yüzden tüketici artık eskiye oranla çok daha bilinçli. Eski alışkanlıklarının yanında yeni bilgileri de etkili oluyor. Bilgilendikçe sadece alışkanlık gereği aldığı markalarla ilişkisini sonlandırıyor.
3) Etkileyen çok. Müşterinin kafasını çok karıştırıyorlar. Herkes beni seç, beni seç diye bağırıyor. Ona çeşit çeşit fırsatlar sunuyorlar. İletişim de çok yönlü olduğu için bazen arkadaşları bir ürün hakkında tavsiyede bulunuyorlar, bazen gördüğü bir reklam onu etkiliyor. Kimi markaları sosyal medyada takip ediyor. Kullanmayı düşündüğü, kullandığı ürünlerle ilgili gelişmeleri takip ediyor. Yani her yönden mesaj bombardımanı altında. Böyle olunca da seçim yapmakta zorlanıyor.
4) Farklar az. Teknolojinin hızlı gelişimi, bilgiye ulaşımı çok daha hızlandırdı. Bu sayede şirketler kendilerini hızla geliştirmeye başladılar. Eksiklerini öğrenmeye, bilmedikleri konularda bilgi sahibi olmaya başladılar. Öğrendikleri bilgiler, onları daha iyi hale getirmeye başladı. Tabii böyle olunca, 2 marka arasında tercih yapmak daha zorlaşmaya başladı. Çünkü vaad ettikleri, birbirine benzemeye başladı. Ürün özellikleri, kalitesi birbirine yaklaşmaya başladı. Bu da müşteri sadakatini ciddi oranda etkiliyor. Tercih sebebi olmak için, fark oluşturmak gerekiyor. Bunu yapamayanlar da geriye düşüp, müşterilerini kaybediyorlar.
Şirketlerin müşterileri ellerinde tutma oranları giderek azalıyor. Müşteriler eskiye oranla daha az sadıklar. Çünkü birisi olmasa diğerini tercih edebiliyorlar. Ellerindeki seçenekler çok fazla. Bu yüzden sadık müşteriye sahip olmak giderek zorlaşmakta. Müşteriniz sadık olmayınca da, şirketinizin yaşamını devam ettirmesi çok zorlaşıyor. İşler giderek içinden çıkılmaz bir noktaya sürükleniyor.